Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını bir kez daha değiştirmeyerek yüzde 50’de sabit bıraktı. Merkez Bankası, aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşunun sürdürüleceğini belirtti.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın ağustos ayı faiz kararı açıklandı. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını değiştirmedi ve yüzde 50’de sabit tuttu. Böylece TCMB, üst üste beşinci ayında faizi sabit tutmuş oldu. Ekonomistler de Merkez Bankası’nın faiz kararını sabit tutmasını bekliyordu.
AA Finans’ın beklenti anketine katılan ekonomistlerin tahmini, ağustos ayında TCMB’nin politika faizini yüzde 50’de sabit bırakması yönündeydi. Ekonomistlerin yıl sonu politika faizi beklentilerinin ortalaması ise yüzde 46,50 olarak hesaplandı.
TCMB, 31 Mart yerel seçimlerinden önce sabit tutması beklenen faizi “enflasyon görünümündeki bozulma” nedeniyle sürpriz kararıyla yüzde 50’ye yükseltmişti. TCMB, nisan, mayıs, haziran ve temmuz aylarında da faizi pas geçerek yüzde 50’de sabit bırakmıştı.
TCMB’nin bir sonraki toplantısı 19 Eylül tarihinde gerçekleştirilecek.
Merkez Bankası’nın karar metninde şunlar yer aldı:
“Temmuz ayında aylık enflasyonun ana eğilimi, önceki aya kıyasla sınırlı bir şekilde yükselirken ikinci çeyrek ortalamasının altında kalmıştır. Üçüncü çeyreğe ilişkin göstergeler yurt içi talebin yavaşlamaya devam ederek enflasyonist etkisinin azaldığına işaret etmektedir. Mal enflasyonu düşerken hizmet enflasyonundaki iyileşmenin gecikmeli olacağı değerlendirilmektedir. Hizmet enflasyonundaki yüksek seyir ve katılık, enflasyon beklentileri ve jeopolitik gelişmeler enflasyonist riskleri canlı tutmaktadır. Kurul, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının öngörüler ile uyumunun dezenflasyon süreci açısından göreli öneminin arttığını vurgulamıştır.
Sıkı para politikası duruşu sürdürülecek
Para politikasındaki kararlı duruş; yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtası ile aylık enflasyonun ana eğilimini düşürecek ve dezenflasyon sürecini güçlendirecektir. Kurul, parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de göz önünde bulundurarak politika faizinin sabit tutulmasına karar vermekle birlikte, enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere karşı ihtiyatlı duruşunu yinelemiştir. Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecektir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır.
“Sterilizasyon araçları etkin şekilde kullanılmaya devam edilecektir”
Kredi ve mevduat piyasalarında öngörülenin dışında gelişmeler olması durumunda parasal aktarım mekanizması ilave makroihtiyati adımlarla desteklenecektir. Likidite koşulları muhtemel gelişmeler göz önünde bulundurularak yakından izlenmektedir. Sterilizasyon araçları etkin şekilde kullanılmaya devam edilecektir.
Kurul, politika kararlarını parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de dikkate alarak, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirleyecektir.
Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanacaktır.
Kurul, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede alacaktır.”