Otomotiv piyasası 2023’e yeni zamlarla giriyor. Birçok marka hafta sonu fiyat listesini güncellemek için mesai yaptı. Zam oranlarının ortalama yüzde 4 olması beklenirken, vergi dilimi değişecek bazı modellerde bu oran daha yüksek olacak.
Ekonomi Gazetesi’nden Aysel Yücel’in haberine göre, otomobil fiyatlarına gelen zamlar durulmuyor. Geride bıraktığımız 2022 yılında, kurdaki yükseliş ve artan maliyetler paralelinde markalar neredeyse her ay fiyatları güncellemek zorunda kalmıştı. Bazı aylarda markaların zam yapma sıklığı üçe kadar çıkmıştı. Geçen yıl otomobil fiyatlarında ortalama yüzde 70 zam yaşandı. Türkiye’de en ucuz otomobilin fiyatı 400 bin TL’ye dayandı. 2023’ün ilk haftası da zamlarla başladı. Renault, Volkswagen, Hyundai gibi markaların web sitelerinde fiyat listelerine hafta sonu ulaşılamadı. Bu markaların fiyat listesi kategorisine giren tüketiciler, ‘fiyatlarımız güncellenmektedir’ yazısıyla karşılaştı. Fiyatları güncelleyen birçok markaların zam oranlarını bugün öğlene kadar açıklaması bekleniyor.
Otomotiv veri analiz şirketi Cardata’nın Genel Müdürü Hüsamettin Yalçın, hafta sonu ekip olarak markalarla yaptıkları görüşmeler ve analizler sonucunda bu hafta yapılacak zam oranının ortalama yüzde 4 olmasını beklediklerini söyledi.
Zamlar tek seferde yansıtılmıyor
Konuştuğumuz marka temsilcileri, otomobil fiyatlarının yıla zamla başlamasının en önemli nedenlerinden birinin aralık ayında Euro kurundaki yükseliş olduğunu söyledi. Diğer yandan küresel çapta yaşanan enflasyon ve enerji krizi üretim maliyetlerini artırdığı için yurt dışından gelen araçların fabrikadan çıkış maliyeti de artmaya devam ediyor.
Nissan, Renault, Dacia, Fiat, Peugeot, Opel ve Citroen bayiliğini yapan Gülan Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Alp Gülan, EKONOMİ gazetesine konuşan birçok markalanın zam oranlarını fiyatlara tek seferde yansıtmadığını belirterek, şunları söyledi: “17.8 TL civarında Euro kuru son haftalarda 20 TL’ye kadar çıktı. Zamlarda bunun etkisi var. Diğer yandan, üretim maliyetlerindeki artış fiyatlara yansıyor. Yurt dışından gelen araçların fabrikadan çıkış fiyatı arttı.
Enerji maliyetlerindeki artış fiyatlara yansıyor. Diğer yandan, lojistik maliyetleri azalsa da hammadde fiyatları artıyor. İkisinin etkisiyle fiyatlar atıyor. Zam oranlarını tam kestirememekle birlikte genelde markaların yüzde 4’ün üzerinde çıkmamaya çalıştığını görüyoruz. Çünkü yüzde 7-8’lik bir zamlar ÖTV ile birleşince, vergi dilimi değiştiğinden bir anda fiyatlar çok hızlı yükseliyor. Bu nedenle maliyet artışlarının tamamının bir anda zam olarak yansıtılmasını beklemiyoruz. Genelde markalar zam oranını sınırlı tutup ilerleyen günlerde yeniden zam yapıyor” dedi.
Yapılan zamlarla birlikte yüzde 80 ÖTV dilimi altında kalan model sayısının da hızla azalması bekleniyor. Ağustos 2021’de yapılan bir önceki matrah güncellemesinden önce yaklaşık 50 farklı model yüzde 80’lik dilimin altında kalıyordu. Kasım ayında yapılan ve beklentilerin altında kalan matrah düzenlemesi, sınırlı sayıda modelin bir alt vergi dilimine düşmesini sağlamıştı.
Bu modellerin çoğu da matrah düzenlemesinin üzerinden sadece 1 hafta geçtikten sonra bir üst vergi dilime çıkmıştı. Bu hafta itibarıyla yüzde 80 ÖTV dilimi altında kalan araç sayısının çok daha hızlı gerilemesi bekleniyor.”
Zamlara rağmen talep güçlü ama araç yok
Otomotiv sektörü temsilcileri, gelen zamlara rağmen yılın ilk yarısında talebin zayıf olmayacağını öngörüyor. Çünkü seçim öncesinde krediye erişim sorunlarının parasal genişleme politikasına paralel gevşemesi bekleniyor. Geçen yıl krediye erişim zorluğu nedeniyle araç alamayan büyük bir kesim olmuştu. Diğer yandan, EYT düzenlemesinin piyasaya olumlu katkı sağlaması bekleniyor.
Engelli araçlardan alınan ÖTV muafiyet limitinin 450 bin 500 liradan 1 milyon 4 bin 200 liraya yükseltilmesinin de satışlara olumlu yansıması bekleniyor. Ancak şu anda piyasada stoklar tamamen tükenmiş durumda. Çünkü ÖTV güncellemesi konusunda belirsizliğin ortadan kalkmasıyla hareketlenen otomotiv satışları, yılın son günlerine girilmesiyle beklentilerin de üzerinde hızlanmıştı. 2023’te yeni zamların geleceğini öngören tüketiciler, adeta bayilere akın etmişti.
Bayilerdeki araçlar tükenince yolda olan araçlar da satılmaya başlamıştı. Sektör temsilcileri, geçen ay talebin çok yüksek olması nedeniyle piyasada araç olmadığını dile getiriyor. Markalar, özellikle ilk yarıda daha fazla araç getirmek için çaba harcıyor.