Geleneksel olarak “yastık altı” denilen, yani evlerde, kasalarda, cüzdanlarda, özel saklama alanlarında birikimlerini tutan tasarruf sahipleri, ülkemizde yaşanan büyük deprem felaketi sonrası “güvenlik nedeniyle” bu birikimlerini bankalara getirmeye başladı. Bankaların ekspertiz için kuyumculara gönderdiği altın miktarı 4 katına çıktı.
Aydınlık Gazetesi’nden Recep Erçin’in haberine göre, Hong Kong’daki mücevher fuarında konuşan Mücevher İhracatçıları Birliği (MİB) Yönetim Kurulu Başkanı Burak Yakın, kuyumcuların bankalar üzerinden ekspertiz konumunda olduğunu hatırlatarak şunları söyledi:
“Bir artış var. Örneğin haftada 50 kilo altın gelirken 200 kiloya çıktı. Vatandaş yastık altındaki altınını bankalara teslim etmeye başladı. Yastık altında bana göre 400 milyar dolarlık altın ve döviz var. Bunun ne ülkeye ne tasarruf sahibine katkısı var. Vatandaş güvenli liman olarak bankaları görmeye başladı. Bir dönem tasarruflar yastık altına ve kasalara gitti. Şimdi tekrardan dönmeye başladı. Artık rahatlıkla bankalarda altın hesabı açılabiliyor. Evde tutmaktansa bankaya yatırıp katma değerini almak daha doğru.”
KRİZ DÖNEMLERİNDE KURTARICI
Yastık altındaki altına ilişkin bir hesap da yapan Yakın, şunları aktardı:
“Türkiye geçen yıl 20 milyar dolar altın ithal etti. Pandemide 25 milyar dolardı. Bu ülkede para olmasa bu altın ithalatı nasıl yapılsın? Bunun 6 milyar doları ihracat, 5 milyar dolar da kredi kartı, özel fatura ve Laleli ticareti var; 11-12 milyar dolar eder. 12 milyar açık var; Merkez Bankası, Darphane almış, onun dışında yastık altına gitmiş, ekspertiz yoluyla banka kasalarına gitmiş. Deprem ile beraber altın sisteme girmeye başladı. Hurda işi de var; bilezik, saat, çeyreğini çıkarıyor onu bozduruyor. Hayatı devam ettiriyor. Altın ülkesiyiz. Yastık altı altın dediğimiz aslında kriz dönemlerinde depremde, pandemine hayat kurtaran bir işlev görüyor.”