Türkiye’nin 100. yılında ‘Diva Callas’ hatırası

İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası Derneği tarafından gastronomi kültürünün tüm dünyada eş zamanlı tanıtımını amaçlayan ‘Dünyada İtalyan Mutfağı Haftası’ özelinde anlamlı bir öğle yemeği düzenlendi. Bu yılın esin kaynağı ünlü opera sanatçısı Diva Callas olurken; “Doğumunun Yüzüncü Yılında Diva Callas Sofrası” isimli öğlen yemeği için hazırlanan menü ise Şef Carlo Bernardini imzasını taşıdı. İtalyan Sanayi ve Ticaret Odası Derneği Başkanı Livio Manzini etkinlikte yaptığı konuşmada, “Bu yıl Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılı. 1923 senesinde başka hangi önemli gelişmeler olduğunu araştırdığımızda karşımıza Maria Callas çıktı. 1923 hem Türkiye Cumhuriyeti’nin hem de Maria Callas’ın doğum günü. Kendisi İtalyan değildi ancak kariyerinde La Scala’daki performansı büyük ve önemli bir rol oynadı. Bir anlamda İtalya’nın da fahri vatandaşı ve büyükelçisi oldu.” değerlendirmesini yaptı. İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası Derneği Genel Sekreteri Fatih Ayçin ise mutfak kültürüyle ilgili düzenledikleri bu etkinlik ile ülkeler arasındaki yakınlaşmaya katkı sunmuş olmaktan ötürü mutluluk duyduklarını belirtti.

İtalya-Türkiye arasındaki ticareti geliştirmek için çalışmalarını sürdüren ve 1885 yılında kurulan İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası Derneği,‘Dünyada İtalyan Mutfağı Haftası’nda anlamlı bir etkinlik gerçekleştirdi. İtalya Dışişleri Bakanlığı tarafından dünyanın dört bir tarafında gastronomi kültürünün eş zamanlı tanıtımı amacıyla düzenlenen organizasyonda bu yıl ünlü opera sanatçısı Maria Callas esin kaynağı oldu. “Doğumunun Yüzüncü Yılında Diva Callas Sofrası” isimli öğle yemeği için hazırlanan menü ise Şef Carlo Bernardini imzasını taşıdı. Düzenlenen etkinliğe İstanbul İtalya Başkonsolosu Elena Clemente, İtalyan Sanayi ve Ticaret Odası Derneği Başkanı Livio Manzini, İtalyan Sanayi ve Ticaret Odası Derneği Genel Sekreteri Fatih Ayçin, Şef Carlo Bernardini ve çok sayıda davetli katıldı.

İTALYA MUTFAKLA VE MÜZİKLE TEMSİL EDİLİYOR

‘Dünyada İtalyan Mutfağı Haftası’ kapsamında İtalyan lezzetlerinin ve geleneklerinin farklı coğrafyalarda büyükelçilikler ve konsolosluklar aracılığıyla temsil edildiğini belirten İstanbul İtalya Başkonsolosu Elena Clemente, “İtalya, hem mutfağı hem de müziğiyle kendi kültürünü pek çok alanda temsil ediyor. Her zaman söylediğimiz gibi mutfak bir senfonidir. Bu etkinlikle birlikte İtalyan Kültür Merkezi tarafından organize edilecek ve İtalyan başkanlarına ithaf edilmiş bir projeye de imza atacağız. İtalya’daki bütün restoranlar çoğunlukla perşembe günleri gnocchi servis ediyorlar. 13 Kasım haftasında perşembe günü projeye dahil olan restoranlarda gnocchi servis edilecek.” dedi.

1923 HEM TÜRKİYE’NİN HEM DE MARIA CALLAS’IN DOĞUM GÜNÜ

İtalyan Sanayi ve Ticaret Odası Derneği Başkanı Livio Manzini ise yaptığı konuşmada şunları söyledi: “İtalya, 20. yüzyılın başında çok zengin bir ülke değildi, göç ülkesiydi. Bütün dünyaya yayılan İtalyanlar beraberlerinde kültürlerini getirdiler, beğeni kazandılar. İtalya daha çok mutfağıyla tanınsa da bir de ‘bel canto’ dediğimiz, dünya müzik literatürüne giren bir vokal tekniği var. İtalyan Sanayi ve Ticaret Odası Derneği olarak bu yıl bu alanı da vurgulamak istedik. Bu yıl Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılı. 1923 senesinde başka hangi önemli gelişmeler olduğunu araştırdığımızda karşımıza opera sanatçısı Maria Callas çıktı. 1923 hem Türkiye Cumhuriyeti’nin hem de Maria Callas’ın doğum günü. Kendisi İtalyan değildi ancak kariyerinde La Scala’daki performansı büyük ve önemli bir rol oynadı. Bir anlamda İtalya’nın da fahri vatandaşı ve büyükelçisi oldu. Biz de bu 2 önemli 100 yılı aynı anda kutlamak istedik.”

İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası Derneği Genel Sekreteri Fatih Ayçin ise, sosyal ve kültürel etkinliklerin taşıdıkları öneme vurguda bulunarak, “Burada da düzenlediğimiz bu mutfak kültürüyle ilgili etkinliğimiz ile ülkeler arasındaki yakınlaşmaya katkı sunmuş olmaktan ötürü büyük mutluluk duyuyoruz.” dedi.

DERGİLERDEN YEMEK TARİFLERİ KESERDİ

Şef Carlo Bernardini ise Maria Callas için seçtiği menünün hikayesini şu sözlerle anlattı: “Efsaneye göre Maria Callas’ın yemeğe karşı gerçek bir tutkusu vardı. Öyle ki gittiği her yerde en sevdiği yemeklerin tariflerini not alıyordu. Maria Callas daha çok etle beslenmeyi severdi. Toskana’dan gelen 800 gramlık biftekleri yemekten çok hoşlanırdı. Milano’dayken risottodan vazgeçmezken, Paris’te istiridye ve şampanyayı tercih ederdi. Dergilerden yemek tariflerini özenle kesip dosyalara yerleştiriyordu. Gittiği her yerde de şeflerden tarifleri istiyordu. Mottosu ise yemek yapmayı seven icat etmeyi de severdi. Rigatoni alla Norma, klasik bir Sicilya yemeği. Adını Maria Callas’ın seslendirdiği klasik Casta Diva aryasını içeren Bellini’nin Norma Operası’ndan alıyor.”

Şef Carlo Bernardini’nin hazırladığı menüde şu yemekler yer aldı: 

§  Funghi Fritti alla Toscana con Salsa di Pecorino e Passata di Fagioli Cannellini al Rosmarino (Toscano Usulü Taze Sonbahar Mantarları Yahnisi, Pecorino Peyniri ve Beyaz “Cannellini” Fasülye Püresi)

§  Rigatoni alla Norma (Rigatoni Makarna, Taze Fesleğen, Domates, Patlıcan ve Mozzarella Peyniri)

§  Ossobuco di Manzo “Senza Osso” con Risotto allo Zafferano e Gremolata di Erbe Aromatiche (Dana İncik “Ossobuco” Safranlı Risotto ve Aromatik Taze Baharatlı Cremolata)

§  Bunèt alla Piemontese con Gelato di Castagne (“Piedmont” Çikolata Chocolate Bunèt ve Kestane Dondurma)

spot_img

SON YAZILAR

BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR